Bu muayene konusunda gerçekten önyargılarım var , yaptırdım ama hala var : Neden yapılması gerekiyor ? Yurt dışında yapılan rutin bir uygulama mı ? Yapılmasa olmaz mı ? gibi. Doktorlar genelde annenin çatı yapısının normal doğuma uygun olup olmadığının öngörüsünü yapıyorlar bu muayene türü ile.Ülkemizde ise daha çok sezaryene yönlendirme aracı olarak kullanılıyor.Ina May Gaskin'in kitabında yazana göre " The Farm" da kimseye yapılmıyordu.( Kitabı okuyanlar hatırlayacaktır.) Yurt dışında da yine çoğu ülkede yapılmıyor.
Muayeneden sonra lekelenme olabiliyor , nişan bozulup doğum olması gerekenden erken başlayabiliyor. Riskleri de var , aslında yaptırıp yaptırmama konusunda büyük endişelerim vardı ; ama doktoruma güvendiğim için kabul ettim.Sanırım başka bir doktor olsa cesaret edip bu hafta da yaptıramazdım ya da hiç yaptırmazdım.
Yine de lekelenme olacak mı , doğumu daha erken başlatacak mı gibi soru işaretleri var aklımda...Birkaç günü sorunsuz geçirirsek bu ihtimal ortadan kalmış olacak :)
Hamileliğim psikolojik olarak kolay geçmedi benim. %90 oranında her şeyin normal seyrinde gittiği hamilelikler varmış , benimki ne yazık ki %10 luk takip gerektiren kısma giriyordu. Doktorun dediği bu şekildeydi. ( Miyom , hamileliğin başında gerçekten sıkıntılı durumlar yaşattı bize . Hamilelik öncesinde de gerekli kontrolleri yaptırdım ve doktorlar miyomların alınması konusunda ameliyat kararı almadan önce hamile kalmamın daha uygun olacağını tavsiye ettiler , biz de değerlendirmeye aldık. ) Ameliyat olsaydım , iyileşme dönemi uzun sürüyor , yaşım ilerliyor bir yandan ( biyolojik saat hızla işliyor ) ; ameliyat olmadan hamile kaldığımda ise miyomun düşüğe neden olduğu anlaşıldığı takdirde ameliyat olmamın daha mantıklı olacağı söylendi ; çünkü hamilelik gerçekleşirse süreç kısalıp bebek sahibi olabilecektik ki biz de bunu çok istiyorduk.Birine gerçekten aşkla bağlı olduğunuzda meyvesini bir an önce kucaklamak istiyorsunuz.Biz de aile olmayı çok istiyorduk ve en kısa zamanda , beklemeden istiyorduk.
Doktorlar hamileliğin en başında beni miyomdan dolayı endişelendiren birçok söz söylediler, " Bebeğin gelişeceği yer yok , miyom ile kese çok yakın , biraz şans " vs...(Bu yorumlar genelde nispeten daha genç ve asistan doktorlar tarafından yapılmıştı.,uzman doktorlar daha temkinli ve güven verici yaklaştılar ; ancak ne olursa olsun bir anne adayı ile konuşurken doktorların daha duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum.) Açıkcası miyomla hamile kalarak risk almıştık ; ama bu kadar olumsuz sözler duymayı da beklemiyordum. ( Miyomu olanlar korkmasınlar bu yazdıklarımdan sonra , hiç sorunsuz geçiren de çok anne adayı var.Miyom takibi yapan doktorlar da sayısız örneği olduğunu söylüyorlar zaten.Normal bir gebeden farkınız olmayabilir.Bende de hiç ağrı yapmadı örneğin ya da plasenta erken ayrılmadı. Önceden öngörülebilir bir durum değil ; sorun yaşanmayacak olması , yaşanacak olmasından daha yüksek ihtimal zaten , içiniz rahat olsun.Yurt dışında çoğunlukla ameliyat dahi yapılmıyor miyomların alınması için.) Dönelim konumuza...Bir hamile böyle sözler duyunca tabii morali alt üst oluyor.İçinizde bebeğiniz var , ona ilk andan beri sonsuz bir sevgiyle bağlıyken , onu kaybedebileceğinizi belirten sözler duymak tabii ki anne adayının psikolojisini çok olumsuz etkiliyor.
6.haftada yaşadığım yoğun kanama ki düşük yaşadığıma kesin gözüyle bakıyordum hastaneye giderken...( hatta bir ara kan kaybından bana bir şey olur mu diye bile düşündüğümü hatırlıyorum, o kadar kötü bir sahneydi ) Yine aynı sözleri duymak..." Sürekli yatsan bile bebek düşebilir " gibi...İnsanın kafasında hep acaba ? sorusu oluyor.Hamileliğim devam edecek mi , yoksa son mu bulacak ? Gönül rahatlığıyla sevinebileceğiniz bir ortam bile oluşmuyor.Evde ağlıyordum , bebeğimi kaybetmek istemiyorum , ona bağlanmaya korkuyordum (oysa o kadar bağlıydım ki kaybedersem yaşayacağım psikolojiden korkuyordum ) ya kaybedersem o zaman iyice alt üst olacağım...Ağladığım için bebeğimi üzüyorum diye kendime kızıyordum...Değişik bir psikolojik döngüdeydim. (Kuraldışı Yayınları'nın okuduğum bir kitabı vardı. " Doğmamış Çocuğun Gizli Yaşamı " adı.Kitapta farkındalığın sanılanın aksine çok önceden başladığı anlatılıyor.Bebek , daha anne karnında birkaç haftalıkken bile istenip istenmediğini hissedermiş. Oğlum sıkı sıkı tutundu bana , annesinin onu ne kadar çok sevdiğini ve istediğini hissetti diye düşünüyorum . Bu duyguyu hisseden bebekler tutunurmuş annelerine , istenmediğini hisseden bebeklerse kendilerini bırakırlarmış...Kitapta yazanlar bu şekildeydi.Bu nedenle ne düşündüğünüze , ne hissettiğinize çok dikkat edin,deniliyordu ; çünkü bebekler hisseder. ) İkimiz de mücadele ettik ve güçlü bir şekilde bağlandık birbirimize.
Kanama sonrası yatak istirahati döneminde ( 2 ay ) yerimden kıpırdamaya gerçekten korktum.Sürekli yeniden kanama olacak mı diye beklemek çok zor bir psikolojiydi.( Doktor kanama olma ihtimalinin olabileceğini söylemişti.) Ayaklandığımda lekelenme başlıyordu.Her an tetikte olmak hamilelikte yaşanabilecek en zor psikolojilerden birisi , yaşamayan bilemez...Ben de isterdim , rahat olayım , keyfini çıkarayım...Bugünümüze çok şükür.
Neyse ki 15. haftalarda biraz rahatlamıştım,plasenta gelişmişti ve bebek tutunmuştu da bu moral bozucu psikolojiden çıkabildim.( O zamanlar cinsiyetini henüz bilmiyorduk. )
Tekrar işe döndüm.
32.haftaya kadar çok şükür hiçbir sorun olmadı. 32.haftada bebeğin suyunun az olduğu , erken doğum olabileceği söylendi.Birkaç ihtimalden daha bahsedildi. ( Yeniden endişeli günler...) Neyse ki
hiçbirinin söz konusu olmadığı anlaşıldı , hepsi geride kaldı...
Şimdi Can'ımızı , canımızdan parçamızı , ikimizden bir parçayı , aşkımızın meyvesini sağlıkla kucağımıza alacağımız günü bekliyoruz.
İyi ki hayatımıza geliyorsun oğluşum , seni o kadar çok seviyorum ki , seninle kavuşacağım anın büyüsünü düşünüp heyecanlanıyorum.Sana her zaman destek olacağım , sana her zaman iyi bakmaya çalışacağım ,sana güven duyacağın bir ortam oluşturmaya çalışacağım , sana dünyayı öğreteceğin , iyiyi kötüyü , yanlışı doğruyu , mutluluğu hüznü , acıyı...senin için iyi bir rehber olmaya çalışacağım , senin için iyi bir anne olmak için elimden gelen her şeyi fazlasıyla yapacağım. Sen benim Can'ımsın , Can parçamsın , sen her şeyimsin... Seni çok ama çok seviyorum.
Hiç yorum yok